21 Mart 2009

Bir Yıldız Daha Kaydı

Battlstar Galactica 4.sezon finaliyle ekranlara veda etti.
İyi ki de etti.
Tam 5 yıl oldu bu yeniden çevrim dizi başlayalı. 4.sezon bitti diyorum çünkü son sezonu ikiye böldüler. Şimdi hayatımda ilk defa bir yabancı diziyi bitirdim. Bir sürü dizi izledim ama ya sıkılıp bıraktığımdan ya da ya da hala devam ettiklerinden birini bile bitiremedim. Ta ki dün geceye kadar. Battlestar Galactica hiç de muhteşem olmayan bir sonla bitti. 

Şimdi bu tepki niye diyeceksiniz. Dizinin bitmesine sevinemme garip gelebilir. Herkes bitsin ister de ben kurtulduğuma sevindim. Onca senenin hatrına son iki yıldır izliyodum zira.

Neydi bu dizi. Robotlar(saylon) insanların yaşadığı Caprica'ya saldırıp yok ediyor ve haytta kalan 50.000 insan da SavaşYıldızı Galaktika önderliğinde bir filo ile uzayda savrulup, saylonlardan kaçıyor ve kendilerine yeni bir yuva arıyorlardı. 

Şimdi başından bu emele ulaşacaklarını biliyoruz. Çünkü başka ihtimal yok. Yani dizinin bir amacı var. Lost gibi falan değil. Onda sorular silsilesi nedeniyle nereye gideceği muamma. Ama BSG öyle değildi. Biz hep mutlu sonu bekleyip durduk. Dünyayı bulacaklarına. 

Sonra BSG gerçekten çok kötü bölümlere sahip. Var olmasa daha iyi olur dediğiniz, ne karekter incelemesi yaptığı ne de hikayeyi bir adım öteye götüren bölümler. Bu bölümlerin sayısı öyle arttı ki amaçtan da uzaklaşmaya başladık. Hele bir "Blacmarket" bölümü var ki, akıllara zarar.

Bir başka neden sevmemek için. Ya bir dizide bu kadar mı tutarsız insan olur. Tamam yaşamları alt üst olmuş uzaydalar falan da, insanın bir inancı görüşü vardır. Bunlarda o yok işte arkadaş. Her na her karar alınabiliyor. Bir bölüm ufacık şeyden birini havaboşluğuna salerken diğer bölüm 10 kişi öldüren affediliyor. Bu Amiral Adama'da böyle Başkan Roslin'de de, Starbucks'da da. Bir yerden sonra karekterlerden uzaklaşıyorsunuz haliyle. Bu da diziye yansıyor. Bir saylonlarla dostlar bir değiller. Bir askeri yönetim olmalı diyorlar, bir olmaz demokrasi var. Ambele olduk lan valla.

Bazı bölümlerin yönetmenleri gerçekten anlamsız teknik işler yapıyor. Bu her bölüm ayrı incelenmesi gerektiği için detaylandırmıyorum. Ama genel bir standart da yok değil.

Bir de kimse değinmiş mi bilmiyorum. Ben mi anlamadım onu da bilmiyorum. Bu Baltar ile Starbucks'ın saylon olma ihtimallerinin yüksek olduğunu şeyler gördük. Ama öyleler mi bilmiyoruz. Yani değiller sanırım çünkü tüm saylon modelleri ortaya çıktı. Ama Starbucks kendi cesedini buldu, ya da bir anda ortadan kayboldu. Baltar'ın kurtuluşu muamma ve son bölümdeki hayali görüntüleri. Neyse ne. Boşveriyorum.

Peki iyi yanı yok mu: dediğim gibi bitmiş olması en iyi yanı.
Dünyayı bulmaları iyi ki bunu günümüze bağlamaları hoşuma gitti.
Bu sayede tekrar robotları hortlatarak başımıza iş aldığımız ve günümüz toplumunun yozlaşmasına değinildi hafiften. 
Bir de dizinin bitmesi çok güzeldi. 
Bir de dizinin bimesi çok güzeldi.
Satır sonu.

 


0 yorum:

  © Blogger template 'Isolation' by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP