Five Minutes of Heaven
five minutes of heaven alman yönetmen oliver hirschbiegel imzalı bir film. Yönetmeni herkes Das Experiment, Der Untergang ve Hollywood yapımı The Invasion'ın yönetmeni. Son yazdığım hariç sağlam filmlere imza atmış biri.
İrlandalı Joe Griffen (james nesbitt) abisinin ölümüne tanık olur ve bu travmayı üzerinden atamaz. bir televizyon programı da onu öldüren fanatik ingilizi (liam nelson) bularak bu iki kişiyi bir tv programına çıkarmak için biraraya getirmeye çalışır.
İrlandalı Joe Griffen (james nesbitt) abisinin ölümüne tanık olur ve bu travmayı üzerinden atamaz. bir televizyon programı da onu öldüren fanatik ingilizi (liam nelson) bularak bu iki kişiyi bir tv programına çıkarmak için biraraya getirmeye çalışır.
film yine ira temalı politik film gibi dursa da aslında bu iki erkeğin hesaplaşmasını anlatıyor. Mavi köşede, yıllarca abisinin ölümüne engel olmadığı için sorumlu tutulumuş, olay sonrası 2-3 yıl aralarla aile fertlerinin de acı ve keder yüzünden ölümüne tanık olmuş ve bunu yapanla karşılaşınca bunları ona ödetmek isteyen bir İrlandalı, kırmızı köşedeyse gençlik ateşi ve sadece popüler olma kaygısı güden aslında birini öldürmesinin ideolojik bir tarafı olmayan bir ingiliz.
Teke Tek isimli televizyon programında karşılaşacaklar. Aslında geçmişleriyle karşılaşacaklar. biri içindeki öfkeyi diğerinin içindeki pişmanlıkla çarpıştıracak. Sonuçta da büyük patlama sayesinde program reyting alacak. Bu bölümde sert bir medya eleştirisi olduğu aşikar. Program öncesi Joe'ya samimiyet gösteren tek kişinin ise ingiliz değil doğu bloğundan bir göçmen olması ayrıca manidar. Bu ikilinin program öncesi, gerçekleşmeyen program sırasında ve sonrasında nasıl ızdırap çektikleri, her iki tarafında ayrı şekillerde geçmişten kurtulamamaları daha önce var olmasına rağmen anlatılmayan bir şey sanki. Sanki duvarda duran kedi fotoğrafını trajik bi olay olunca görmek gibi.
yönetmenin medya eleştirisi ve geçmişin izlerini arayışı oldukça ustaca. tempoyu arttırış ve azaltışları gerçekten etkili. özellikle merdiven inip geçmişini katleden adamla karşılaşmanın stresiyle yüyürken, kameran takılıp bir şekilde çekim aksayınca yapımcının tekrar çıkıp aşağaı gelebilir misin dediği bölümdeki iniş çıkışlar inanılmazdı. oyunculuklar her zaman ki ingiliz profesyonelliğinde.
filmin sundance'ten en iyi yönetmen ve sinema yazarları ödüllerini aldığını da hatırlatmak isterim. Bu bile izlenmesi için iyi bir referans verecektir.
yönetmenin medya eleştirisi ve geçmişin izlerini arayışı oldukça ustaca. tempoyu arttırış ve azaltışları gerçekten etkili. özellikle merdiven inip geçmişini katleden adamla karşılaşmanın stresiyle yüyürken, kameran takılıp bir şekilde çekim aksayınca yapımcının tekrar çıkıp aşağaı gelebilir misin dediği bölümdeki iniş çıkışlar inanılmazdı. oyunculuklar her zaman ki ingiliz profesyonelliğinde.
filmin sundance'ten en iyi yönetmen ve sinema yazarları ödüllerini aldığını da hatırlatmak isterim. Bu bile izlenmesi için iyi bir referans verecektir.
8/10
0 yorum:
Yorum Gönder