mim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

09 Eylül 2009

Mimleri Sevmiyorum


- Evet. Mim sevmiyorum. Yani benim blog konseptimle alakalıysa tamam da çok kişisele kaçınca (kendimden bilgiler verdiğim için) sevmiyorum.
- Evet. Yine haklısınız. Kendimi size başka biri gibi lanse etmekteyim. (Aklıma "biri"nin internet reklamı geldi : I'm John. I'm 21 years old. I like dancing and traveling)
- Zaten konsept dışı bir yazıda saçmalama hakkımı kullanmak istiyorum ayrıca.
- Peki yapmayacağım. Sizi kırmak olmaz.
- Mim mi? Tamam geçiyorum.
- Tamam sıkıştırma başlayacağım. Sevgili feyk kişisi yollamış. (Ayrıca biri bana "mim" ne demek açıklasın)
- Bilmiyorsam niye mi yapıyorum?
- Valla bilmiyorum. Uzatmadan geçiyorum cevaplamaya. Okunması gereken 40 kitap listesi var. Ve ben neler okumuşum. Dürüst olacağım. 20 tane çıkmaz diyorum ben şimdiden. Listenin yanındaki yıldızlar bakalım ne anlama geliyor?


1- Don Quijote, M. de Cervantes Saavedra (1605) **
2- Suc ve Ceza, Fyodor Dostoyevski (1866) *
3- Memleketimden Insan Manzaralari, Nâzim Hikmet (1966-1967)
4- Alemdagda Var Bir Yilan, Sait Faik Abasiyanik(1954) ***
5- Tutunamayanlar, Oguz Atay (1971) *
6- Hamlet, William Shakespeare (1600 dolaylarinda) *
7- Yuzyillik Yalnizlik, Gabriel García Márquez (1967)
8- Huzur, Ahmet Hamdi Tanpinar (1949) ***
9- Anna Karenina, Lev Tolstoy (1873-1877) *
10- Karamazov Kardesler, Fyodor Dostoyevski (1880)
11- Kara Kitap, Orhan Pamuk (1990)
12- Ilyada, Homeros (MO 9.-7. yuzyil) **
13- Odyssia, Homeros (MO 9.-7. yuzyil) **
14- Savas ve Baris, Lev Tolstoy (1865-1869) *
15- Ilahi Komedya, Dante Alighieri (1307-1321) ***
16- Binbir Gece Masallari (8.-9. yuzyil) ***
17- Madame Bovary, Gustave Flaubert (1856) *
18- Donusum, Franz Kafka (1915)
19- Ecinniler, Fyodor Dostoyevski (1872)
20- Butun Oykuleri, Anton Cehov (d.o. 1860-1904)*
21- Kucuk Prens, Antoine de Saint-Exupery (1943) *
22- Ince Memed, Yasar Kemal (1955)
23- Denemeler, Michel de Montaigne (1572-1588)
24- Ulysses, James Joyce (1922)
25- Yunus Emre Divani (d.o. 1238?-1320?) ***
26- Mesnevi, Mevlana Celaleddin Rumi (1278) *
27- Dava, Franz Kafka (1913) *
28- Budala, Dostoyevski (1868)
29- Mrs. Dalloway, Virginia Woolf (1925) ***
30- Son Siirleri, Nâzim Hikmet (1970) *
31- Macbeth, William Shakespeare (1606) **
32- Kizil ile Kara, Stendhal (1830)
33- Malte Laurids Brigge’nin Notlari, Rainer Maria Rilke (1910) ***
34- Kayip Zamanin Izinde, Marcel Proust (1917-1925)
35- Ses ve Ofke, William Faulkner (1929)
36- Gonulcelen, J.D. Salinger (1951)
37- Seyh Bedrettin Destani, Nâzim Hikmet (1936)
38- Bir Dugun Gecesi, Adalet Agaoglu (1979) ***
39- Evliya Celebi Seyahatnamesi (1898-1938) ***
40- Kotuluk Cicekleri, Charles Baudelaire (1857)
Tek Yıldız olanları (*) okudum.
İki yıldız olanları (**) okudum sayılır. (Kurcalamayın lütfen:)
Üç yıldız olanları (***) biliyorum ki asla okumayacağım. Geçti onları okuma yaşı.

Pişman olduklarım,hakkında pek çok şey bilsem de Proust okumadım, okuyamadım. Bir de Faulkner. Ben okumadım ama okunması gerek bak bunları deyip birine aldığımı hatırlıyorum. Özet geçerse bana ben de onların yanına iki yıldız (**) atarım.
- Son dönemde ne mi okudum?
- Akılda kalanlar : Aylak Adam, Zen ve Motorsiklet Bakım Sanatı(devam), Paris Sıkıntısı, Sandman(Düş Müziği).
- Mim'i birilerine yollamak gerekir değil mi?
- O zaman. Pembe fil ve Virgin State of Mind'a paslayalım mimi

02 Nisan 2009

Sweet Child of Mine


3 yaşından sonra konuşmayı öğrenmiş bir insan olarak, ki o da benim çevirilerimi yapan abim 1 aylığına şehir dışına gidince zorunluluktan öğrenilmiş bir konuşma, ne yazsam başı yok gibi. Mim fakeangeldan gelmiş. Çocukluğumu yazacakmışım.


Benim çocukluğumdan bahsetmek için aslında doğumuma gitmek lazım. Benim doğumum 13.ekim.1984 sabahı saat 10 gibi anneme verdiğim aşırı baskı nedeniyiyle devlet hastenesine götürülmemle olmuş. Yükselenim burdan bulunabilir. Doktor sezaryan doğumu kabul etmemiş. Annem acılar içinde beni doğurmaya çalışmış.

Aslında bundan önce annemin rahmine nasıl düştüğümü de anlatmam lazım. Annem hergece babamın eve geldiğini fark edip çaktırmadan korunurken. o gece annemi uyandırmak istemeyen babam sessizce girince odaya, annem hazırlıksız yakalanmış ve olan olmuş :) ben.

neyse. annemin hamilelik döneminde nazlanacak fırsatı pek olmamış. hem iş hem babam yorar kadını. film izlmiştir heralde bolca. beni düşünmüştür. eli ayağı yamuk olur mu acaba falan diye. dua etmiştir. iş yapmıştır en çok. doğumumla ilgili çok az şey biliyorum. anlatılmadı.


--------------------- Alternatif Son -----------------

İlk versiyonu beğenmeyen amerikan halkı için, dvd'ye bir alternatif son koymaya karar verdim.


İlk anım benim de 4 yaşıma ait. İç bahçesi olan müstakil bir evde bir aile draması.
Sonra zemin katta yaşamak. Hep sokaktayız abimle. Gece gündüz. Ama gün bizim için saat 4de başlar. Çünkü Adana sıcak. Anne baba izin vermiyor. Ben bir kere balkondan atlamış kaçmıştım top oynamaya. Sonra zemin kat balkonuna çıkamamıştım. Abim elini vermemişti çünkü. Neyse olaysız bitti o hikaye. Hantal olduğum o günden belliymiş aslında.

Fazlasıyla sakin sıradan bir çocukluk benim ki. Taylan biraderler gibi izlediğim filmi bambaşka anlatmadım. Ya da 3.26 yaşımda okumadım :) yaramazlık yapmadım. Hep ortalama seviyede akıllı, kibar, eli yüzü bir çocuktum. Kendimi övmüş gibi oldu. Yok sessiz bir çocuk işte. Annesinin sözünden çıkmayan. Tamam bir kaç kez kafamı kaşımı yardım, abimin üstüne atladım havuzda ama onları herkes yapıyor.

Sonra daha çocukken film izlemekten kendiliğimden uzaklaştım. Annemle babam kavga ediyordu. Ve o, aklımdaki ilk şeydi. O gün karar aldım. Film izlemeyecem diye. Amerikalı, tek derdi babasının baysball maçına gelmeme ihtimali olan çocukların sadece filmlerde olduğuna karar verdim.

And i stopped watchin movie when i was four.

Not 1: Blue-ray disc çıkacak. onu alırsanız üçüncü bir son daha var.
Not 2: Mim afişte ve sakallise gitsin.

  © Blogger template 'Isolation' by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP