seri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
seri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

01 Aralık 2010

True Blood


Yüksek lisans dersleri aldığım dönemde pazarlamaya yöneldim ve gerilla pazarlama üzerine de çalışma fırsatım oldu. Dünya üzerindeki uygulamalar her zaman dikkat çekiciydi. İnsanların akıllarında farkındalık yaratmak için etkili ve ucuz yöntemlerdi.

True Blood ile ilk orda tanıştım. Dizinin tanıtımı için amerika sokaklarına yapıştırılan afişlerin altındaki kazıkları kendimizi korumak için almamız salık veriliyordu. Bunun dikkat çekiciliği ise üst düzeydeydi. Derslere konu olmuştu çoktan.




Gecikmeli olarak izlemeye başladım.
Ötekileştirme, azınlıklar altmetinli olduğundan bahsediliyordu. Nasıl kaçırırdım ki değil mi? 10 bölüm izledim. Ama zorluyorum kendimi izlemek için. Bu da dizinin benim için sonu demek oluyor. Ne House gibi düzenli şekilde takip ediyorum ne de The Walking Dead gibi merak ediyorum. Olmuyor. Olmuyor istesemde.

Bir dizinin daha sonuna gelmiş bulunuyoruz.
Az izlendiğim için Sookie ve arkadaşları ve çevrelerindeki olaylar hakkında tanım yazmayacağım. Tek iyi yanı ilk 3-4 bölüm itibariyle vampirler hakkında yanlış bilinen şeyleri düzeltmesi ve pekçok detay vermesi. Haçtan korkmuyorlarmış mesela. haberiniz ossun.

20 Kasım 2010

The Walking Dead


Sanki bilmedik tahmin edilmedik hiçbirşey yok gibi. ama Felaket ilgi çekici ve sürükleyici. Yani 28 gün sonra, I am Legend benzeri bir dizi. Tabi yaşayan ölülerin şafağı miladı. Ama aynı adlı çizgi seriden uyarlanan dizinin birinci sezon üç bölümü yayınlandı. 6 bölüm sonunda ilk sezon bitecek ve ikinci sezon ancak kasım 2011 de başlayacak. Bunca araya rağmen bu sezonu takip etmekte yarar var.

Hikaye kabaca hastanede uyanan polis memuru Rick ne olduğunu anlamaz ama insanlar zombileşmiştir ve her yer yıkık döküktür. Nasıl haytta kaldığını bilmediğimiz Rick karısı ve çocuğunu bulmak için yola düşer. Yalnız kovboydur zaten.

Dizinin bazı bölümleri gerçekten gerilim içermekte. Ayrıca fazlaca kan bağırsak şiddet görmek mümkün.

Bu sezonun tavsiye dizisi de bu olsn madem.

31 Ekim 2010

Toy Story 3

Pek eğlenceli. Güldürüklü.



Aile filmi tabi ama sürekli güldürecek laf sokacak başka filmlere gönderme yapacak şeyler bulmuş. Hareketli ama buna rağmen klişe çocuk filmi derslerinden öte bir yerde. Tabi ki çocuklar için eğitici yanları var ama kesinlikle öncelik önceki filmleri bilen büyükler. İşte bu yüzden ilk ikisi kadar iyi ve güzel film olmuş. Shrek gibi değil Toy Story. Hatta Ice Age gibi de değil. Her film ayrı ayrı izlenebiliyor ama devamlılık yüzünden yine de film karakterlerinden sıkılmamamız için her şey yapılmış. Tabi ttarlılık var bu arada.

Ben Pixar'ın animasyonlarda en iyi olduğunu düşünüyorum. Toy Story de en iyi devam eden animasyon seri.

8.5/10


20 Temmuz 2009

Chuck the National


Bu dizi geçen hafta bir şarkıyla yazılmalı dedirtti bana. Son bir kaç ayın en çok dinlediğim gruplarından biri olan The National'ın Fake Empire şarkısı çaldığından ve bu şarkı sahnesine cuk oturduğundan beri aklımda bu var. indir

Cnbc-e'de uzun zamandır dizi izlemiyordum. Aslında hiçbir şey izlemiyorum. Eskiden güzel filmler yayınlarlardı. Ustalara saygı kuşağında Truffoutlar Godardlar olurdu. Sonra Oliver Stonler Tony Scottlar geldi. Hatta ileri gidip Micheal Bay'e dadandılar.


Chuck son dönemin keyifli dizilerinden. Gerçek bir şapşal olan Chuck bir gün, okuldan kovulmasına sebep olan arkadaşının eve getirdiği bir cdyi bilgisayarına takınca tüm gizli istihbarat bilgileri kafasına yüklenir(evet Matrixte kung-fu yüklemesi benzeri). Ama ziyadesiyle sakar beceriksiz ve korkak olan Chuck bunu kaldıramadığı için bolca komik şeye sebep olur. Bu arada bu şapşalın Stanford Universitesi bilgisayar mühendisliğinde okurken kovulduğunu ve aslında gayet zeki olduğunu belirtmek gerek. Çokça iş kotarsa da komik olmaktan kurtulamamkta. Yanında Sarah adlı afeti devran ve onun yanında da emir eri Casey vardır. Profesyonellerin yanında onlara yardımcı olan Chuck kaçınılmaz şekilde Sarah'a aşık olur (izleyen tüm erkekler ve bazı kadınların da olduğu gibi). Neyse zaten dallanıp budaklanan dizi bu çerçevede yan karakterleriyle de zenginleşerek keyifli dakikalar yaşatır bize. Genelde komedi dizlieri 22 dakika olan Amerikalıların uzun komedi dizilerinden.

Bunu yazarken aklıma diğer Chucklar geldi.


Ha bir de bu dizide başka bir diziyle ilgili komplo teorisi var.


Ice Age: Dawn of the Dinosaurs


Ice Age 3D geçen haftanın sinema serüvenin halkalarından biri. En zayıfı olduğu kesin.
İlkini hatırlıyorum da ne gülmüştüm. Hala hatırlayınca güldüğüm sahneler bile çoktur. Ama sırf satsın diye yapılmış bu film sırf anlamlaşsın diye 3 boyutlu yapılmış. Dünyanın Merkezine Yolculuktan sonra 3D güzel bir şey demiştim aslında. Ama bu filmde hiç bir işe yaramıyor. Yani ne bizi şaşırtan ne eğlendiren bir sahne var. Normal film işte. Sadece derinliği var biraz.

Hikaye klişe arkadaşını sev ona değer ver. Bir de görünüşe aldanma. En sert görünenlerin bile bir kalbi vardır. Aman allaam ne güzel değil mi? Tonla hayvan animasyonundan biri olmuş bu.

Sakın sinemaya gitmeyin. Hatta izlemeyin. Sevdiğin şeyler hafızanızda güzel anılarla kalsın.

5/10

  © Blogger template 'Isolation' by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP